eccentric54
Bir Sofra İsterim
Bir sofra isterim kimse sermedik
Bir yayla isterim kimse konmadık
Bir güzel isterim yad el değmedik
Ellenmiş de bellenmişi n'ideyim
Severim güzeli nice olursa
Boyu uzun, beli ince olursa
Severim atımı dinçce olursa
Kovulmuşu yorulmuşu n'ideyim
Karacaoğlan der ki kolu kırarım
Nedir yüce dağlar size zararım
Ararsam pınarın gözün ararım
Bulanmış da durulmuşu n'ideyim
Karacaoğlan
(ağzına sağlık karacaoğlan)
eccentric54
Ağlama Sevdiğim Gül Dedi Bana
Seherden uğradım dostun köyüne
Hoş geldin sevdiğim in dedi bana
Tomurcuk memesin verdi ağzıma
Yorgunsun sevdiğim em dedi bana
Benim yârim gelişinden bellidir
Ak elleri deste deste güllüdür
İbrişim kuşaklı ince bellidir
İnce bellerimi sar dedi bana
Benim yârim bana yalan söylemez
Söylerse de gıybetimi eylemez
El yanında ikrarını söylemez
Elleri uyut da gel dedi bana
Mestine de deli gönül mestine
Aşık olan gül gönderir dostuna
Telli mahramasın attı üstüme
Terlisin sevdiğim sil dedi bana
Karac'oglan sırrın kime danışır
Siyah zülfü mah yüzüne kıvrışır
Ayrılanlar elbet bir gün kavuşur
Ağlama sevdiğim gül dedi bana
Karacaoğlan
eccentric54
İlleri var bizim il’e benzemez
İndim seyran ettim Firengistan’ı
İlleri var bizim il’e benzemez
Levin tutmuş goncaları açılmış
Gülleri var bizim güle benzemez
Göllerinde kuğuları yüzüşür
Meşesinde sığınları böğrüşür
Gezelleri şarkı söyler çağrışır
Dilleri var bizim dile benzemez
Seyr edüben gelir Karadeniz’i
Kanları yok sarı sarı benizi
Öğün etmiş kara etli domuzu
Dinleri var bizim dine benzemez
Akılları yoktur küfre uyarlar
İmanları yoktur cana kıyarlar
Başlarına siyah şapka giyerler
Beyleri var bizim beye benzemez
Karac’oğlan eydür dosta darılmaz
Hasta oldum hatırcığım sorulmaz
Vatan tutup bu yerlerde kalınmaz
İlleri var bizim il’e benzemez
KARACAOĞLAN
Bir Sofra İsterim Bir sofra isterim kimse sermedik Bir yayla isterim kimse konmadık Bir güzel isterim yad el değmedik Ellenmiş de bellenmişi n'ideyim Severim güzeli nice olursa Boyu uzun, beli ince olursa Severim atımı dinçce olursa Kovulmuşu yorulmuşu n'ideyim Karacaoğlan der ki kolu kırarım Nedir yüce dağlar size zararım Ararsam pınarın gözün ararım Bulanmış da durulmuşu n'ideyim Karacaoğlan (ağzına sağlık karacaoğlan)
Ağlama Sevdiğim Gül Dedi Bana Seherden uğradım dostun köyüne Hoş geldin sevdiğim in dedi bana Tomurcuk memesin verdi ağzıma Yorgunsun sevdiğim em dedi bana Benim yârim gelişinden bellidir Ak elleri deste deste güllüdür İbrişim kuşaklı ince bellidir İnce bellerimi sar dedi bana Benim yârim bana yalan söylemez Söylerse de gıybetimi eylemez El yanında ikrarını söylemez Elleri uyut da gel dedi bana Mestine de deli gönül mestine Aşık olan gül gönderir dostuna Telli mahramasın attı üstüme Terlisin sevdiğim sil dedi bana Karac'oglan sırrın kime danışır Siyah zülfü mah yüzüne kıvrışır Ayrılanlar elbet bir gün kavuşur Ağlama sevdiğim gül dedi bana Karacaoğlan
İlleri var bizim il’e benzemez İndim seyran ettim Firengistan’ı İlleri var bizim il’e benzemez Levin tutmuş goncaları açılmış Gülleri var bizim güle benzemez Göllerinde kuğuları yüzüşür Meşesinde sığınları böğrüşür Gezelleri şarkı söyler çağrışır Dilleri var bizim dile benzemez Seyr edüben gelir Karadeniz’i Kanları yok sarı sarı benizi Öğün etmiş kara etli domuzu Dinleri var bizim dine benzemez Akılları yoktur küfre uyarlar İmanları yoktur cana kıyarlar Başlarına siyah şapka giyerler Beyleri var bizim beye benzemez Karac’oğlan eydür dosta darılmaz Hasta oldum hatırcığım sorulmaz Vatan tutup bu yerlerde kalınmaz İlleri var bizim il’e benzemez KARACAOĞLAN